I started teaching when I was a kid, while we were studying for exams together with my friends in primary school. Since then, I have enjoyed explaining subjects to my friends, and I believe I am very good at it.
My passion for teaching was the primary reason why I thought being a professor could be the best profession for me, though later, I learned that teaching constitutes a tiny portion of a tenure-track professorship (i.e., having a research-focused position).
During my PhD, although I developed a passion for research as well, for me, teaching remains one of the primary sources of satisfaction in academia. Because my life has been transformed completely thanks to my professors at Middle East Technical University (METU), I feel like having such an opportunity to inspire my students, even in a tiny way, is just amazing.
Long story short, I do care about teaching and inspiring my students in every way I can, and I think I am a good teacher. (I guess I have enough evidence to believe this from my interactions with my students at METU and the feedback I received from my students at University College London.)
However, last year, after completing my first teaching at the National University of Singapore (NUS), I received the worst student feedback I could imagine. I was devastated. I questioned myself a lot: Am I not a good teacher anymore? But, after reading students’ comments again and again, having discussions with my colleagues, and talking with Guven, I decided to make an action plan for the next year and let it go.
Here is a screenshot of my notes from the last year:
This year, dedicated to improving my teaching at NUS, I stuck to the plans I made last year.
But it didn’t work.
Although student feedback has improved, a significant percentage of students are still not happy with my teaching.
Now, I feel helpless because I don’t think there is more within my boundaries that I can offer to my students to satisfy them.
My current situation reminded the following:
You have the power to take action for your desired outcome, but you cannot control the outcome when it depends on others.
You cannot achieve whatever you want, even if you try so hard.
You cannot make everyone happy.
Even if you bring the best lemon tree from Mersin, you cannot grow it in London as winter in London is too cold for a lemon tree. (Yes, this happened and may sound irrelevant, but think about it. )
I would appreciate it a lot if you could please share any advice on how to focus on all the good feedback I received from my students instead of the bad ones.
Cheers,
Sidika
Öğretmek ve öğretme becerilerinin nasıl gelişeceği üzerine değil ama daha genel bir perspektiften konuyla ilgili yazmak isterim. Ben İnsan Kaynakları sektöründe de çalışan biri olarak bazı örnekler vererek belki katkıda bulunabilirim. İş yerindeki roller ile bizim becerilerimiz örtüştüğünde performansımız yüksek olabiliyor. Yıllarca satış pozisyonunda çalışıp çok başarılı performans sergileyen bir çalışan, satış “yöneticiğiline” terfi etmek için becerileri değerlendirildiğinde (assessment center isimli süreçlerde) yöneticilik becerilerinin satış becerileri yanında düşük olduğu ortaya çıkabiliyor. Örneğin satış becerisi için dinleme, ikna kalibiyeti, müşteri odaklılık daha ön plana çıkarken yöneticilik için inisiyatif alma, liderlik, analiz, başkalarını motive etme gibi beceriler önemli oluyor. Bunlar akademik dünyadan örnekler olmasa da işimizi iyi yapabilmenin temelinde tek tek bu yetkinlikler oldukça önemli. Endüstriyel psikologlar dediğimiz (occupational physchologist) profesyonneller bu yetkinlik setlerini hazırlayan kişiler. Yani hangi pozisyon için hangi becerinin daha fazla geliştirilmesi gerektiği üzerine uzmanlaşmış insanlar. Akademik dünyadan verebileceğim örnek ise kalkınma ajansı tarafından desteklenen bir araştırma projesinde üniversitede çalışırken proje yürütücüsü ile ilgili gözlemimdi. Yürütücü hoca akademik ünvanı ve bilgi seviyesi olarak yetkin olduğu halde, örneğin projeyi gerçekleştirebilmesi için bütçesi karşılanan elektronik araçları doğru firmadan ve uygun fiyata alabilmesiyle ilgili önemli hatalar yaptı. Satın alma sürecini yönetemediği için aldığımız ürünün işlevselliği, temin süresi ve satış sonrası destek gibi konularda iyi bir hizmet alamamıştık. Bu kötü hizmeti almaya devam ettiğimiz halde tedarikçi firma ile durumu düzeltmek için nasıl müzakere yapması gerektiğini pek bilmiyordu. Ancak bunun yanında kendisi çok iyi bir ekip yöneticiydi. Her sabah bizi motive ediyordu. Sorunlarımızla ilgilleniyordu. Teknik konularda bize destek oluyordu. Zaman yönetimi konusunda maalesef berbattı. Bir çok projenin altına aynı anda girip yoğunluğundan dolayı her şeyi son dakika yapıyordu. Farkındaysanız buraya kadar nasıl ders anlattığından ya da alanında ne kadar iyi olduğundan bahsetmedim. Belki siz de tüm iş süreçlerinizi bir profesyonele anlatarak hangi becerilerinizi geliştirmeniz gerektiği konusunda destek alabilirsiniz. Buradaki konu öğretmek olduğu için öğretmenlik yaparken hangi becerilere sahip olmanız ve bunları nasıl geliştireceğini üzerine yine profesyonellere danışabilirsiniz. Not: Biraz uzattım farkındayım ama bana göre konunun temeli bu anlattıklarımı da içeriyor.
Sizin kötü bir eğitimci olduğunuza asla inanmıyorum. Yüz Yüze görüşmememize sizden ders almadığım halde sadece anlatımınıza hayran kalıp neredeyse tüm içeriklerinizi sabırla izledim ve çok verim aldım. Çevreme ise sizi önermeye başladım. Bu yaz itibariyle Üniversite 4. Sınıfa geçtim ancak kıyaslama yapmak zorunda kalsaydım şuana kadar ders aldığım hocalar içinde top 4'de olurdunuz. Bugüne kadar ki olan her şeye Teşekkür ederim ve devam etmenizi umuyorum.